Kategori arşivi: 2023

Halik

dönüp duruyorsun girdabında

aynalanan gövden sığmıyor sığ sulara

mavilikleri giyip bir çırpıda

ufukta küçülmek

ta uzakta eriyen bir buluta

koyup başını

gerçek olan ne varsa yitirmek istiyorsun.

Yıldızlanan gök,

kırılan dalgalar ve akşamüstü

yorgun bir suskunluğa bürünen

kör bir denizde

pul pul dökmek esvabını

ve çırılçıplak, yeniden yaratılmış gibi

karşılamak sabahı

seni boğan ne varsa bırakmak istiyorsun.

Ey halik,

şafağın kırmızısı yetmez

al kan içinde doğmaya.

Ölüm hiç benzer mi

uyuyup uyanmaya,

Dalyanlar içinde kalıp

kıyılara vurmaya.

Ey halik,

Al git ömrünü, belki de sır

apaçık görünendir saklanmadan.

geç git ince boğazlardan

kapılar sımsıkı kapanmadan.

heba edilir yoksa bir ömür

kırılmadan, yaralanmadan

yanıp kül olmadan yaşanıyorsa

bir sonrakine adanıp aldanılıyorsa.

AYRIK OTU

Arsız ayrık otum benim

geç kalmış baharlardan çağırıyorum seni

saflığını yitirmiş şeylerin sarraflığını yaptım ben,

eğilip rüzgara savurmasını bekledim

kırıp kırıp çoğaltmasını.

Arsız ayrık otum benim,

ne kadar çoğalırsan

o kadar uzaklaşırsın adından.

unutursun seni çağıranın sesini

beklemek umut işi değil, sabır işi değil

beklemek gelinmeyeceğini bilmektir ardından.

Arsız ayrık otum benim

bürüyüp durduğun bu yaşam

biçilmiş bir kaftandır ölmelere

ölüp ölüp dirilmelere.

uzatmak başını toprağın üstüne

kamaşan gözlerle bakmak güneşe

bu asıl mucize.

Ayrık otum benim

ne kadar çoğalırsan o kadar uzaklaşırsın adından.